26 Mayıs 2008 Pazartesi

Son durumlar

@ Haftasonu Çınaraltı'na kahvaltıya gittik yine. Işıl ışıl bir hava vardı. Şortları geçirdik, güzel havanın kefyini çıkara çıkara kahvaltımızı ettik. Sonrasında ev bakmaya gittik. Senelerdir ev alma hevesimiz var ama bir türlü denk düşmedi. Hala bakınıyoruz...

@ Salı günü kayınvalidem gelmişti. Cumaya kadar ananede kaldı, Cuma akşam hepsini toplu olarak yemeğe aldık. Aslında sadece mekan olarak bizim evi kullandık gibi bir şey oldu :) Temizliğe gelen kadını değiştirmiştik geçen ay. İlk seferinde ben de evde olayım diye Cumartesi gelmişti. Sonra biz yoktuk, annem meşguldu derken 2 hafta gelemedi. Üçüncü hafta daha önce anahtar veremediğimiz için annemin gelip kapıyı açması ve göz kulak olması gerekiyordu. Hal böyle iken gelmişken yemeklerimizi de yapıverdi sağolsun :) Öyle yedik, içtik ve şiştik...

@ Eurovision yarışmasında 7. olduğumuza inanamıyorum. Mor adamları çok sevdiğimden midir nedir, sanki katıldığımız en güzel şarkıydı bu. Ama zaten yarışma müzik yarışması değil. Tamamen politik, komşuluk ilişkileriyle yön bulan bir yarışma. Sertab Erener nasıl 1. oldu şaşırıyorum doğrusu. Tamam görsel olarak çok güzel bir şov hazırlanmıştı, sesine zaten diyecek yok ama şarkı öyle ahım şahım değildi bence. Morların şarkısı onu üçe beşe katlardı. Yarışmayı sevmesem de üzüldüm 7. olduklarını duyunca. Aslında bütün şarkıları dinledim. Oylamaların başlangıcını da seyrettim ama sonrasında her zamanki gibi horr.. Sabah internetten bakınca şaşırdım. Hani şu politik sebeplerden ötürü 1. lik beklemesem de ilk 3'e gireriz diye düşünüyordum. Aman her neyse, Morları çok seviyorum işte :)

@ Cuma günü Diş hekimine gitmiştim. Maalesef korktuğum koltuklardan biridir diş muayene koltuğu. Mideme kramplar girerek gittim oturdum. Muayenede bir şey yoktu tabi, sonuç önemliydi. Diş taşım varmış, temizlenmeliymiş, bir dişimde çürük olabilirmiş, röntgen çekilmeliymiş. Pazartesi için diş temizliğine randevu verdiler. Bugün gittim bir güzel temizlediler. Dişlerim görüntü olarak gayet güzeldir ve temizdir. O yüzden büyük plaklar halinde kopan diş taşlarını görünce şaşkınlıktan gözlerim yerinden fırladı. Ele alıp gösterilebildiği düşünülürse gerçekten garipti. Alet zaman zaman diş etlerime çarpıp kanatsa da çok canım acımadı. Ama çürük ihtimali olan dişim ihtimal olmaktan çıktı. Maalesef bir dolgu gerekiyor :( Umarım kanal dolgusuna gidecek bir derinliği yoktur... Hayatımda hiç kanal tedavisi olmadım ve feci korkuyorum doğrusu. Bugüne kadar 1 kez dolgu yaptırmışlığım, bir kez de diş çektirmişliğim var çünkü. Bakalım 4 Haziran'a gün aldım bu sefer de. Göreceğiz hep birlikte...

@ Haftasonu iki film seyrettik. Biri İndi idi :) Üçlemenin 1981 yapımı ilk bölümünü seyrettik; İndiana Jones : Lost Ark. Tabi ki çok güzeldi. 4. bölüm de çıktı yakın zamanda. Onu seyretmeden ilk bölümleri hatırlamak istedim ben. İşte o yüzden dün başladık, bugün ve yarın da seyredebilirsek 4. için hazır olacağız :)

@ Diğer filmse 1998 yapımı Following'di. Daha sonra bahsedeceğim.

6 yorum:

Esra dedi ki...

1. olan sarkiyi hic begenmedim ben. Seyrederken guldugumuz bir sarkiydi, birinci oldu.

Benim de dis tasi problemim var. Senede 2 kere temizletmezsem yandim.
:-(((

cinar dedi ki...

Sugarım sorma, çok sıradandı Raşa ama birinci oldu işte :(

Diş temizletme de öyle çok basit bir şey değilmiş. Dişlerimle ilgili pek bir problemim olmadığı için öyle geldi belki de. Korkuyorum :((

Tabiat Ana dedi ki...

ya ben mor ve ötesinin çok daha iyi şarkılar yapabildiğini biliyorum bence onlar için sanki standardı düşüktü şarkının ama buzda kayan amcayla kıyaslamayacağım bile mümkün değil

cinar dedi ki...

Morların tabi ki daha güzel şarkıları da var. Ama Deli de kendi tarzlarına yakın bir şarkı ve her şeye rağmen yarışmadaki en iyi şarkıydı ya. Deli oldum :)=

sessiz balik dedi ki...

"walla euro'nun vizyonu benim bu güzide ; çok sevdiğim grubumu ve deli şarkısını ister beğensin hatta beğenmesin isterse sonuncu yapsın (yedinci oldular bile ama ne önemi var ) kim takar ki

onlar bi başka yaa

gerçi benim alkışıma ihtiyaçları mı var ama bir derdim var tutamam içimde"

Emre 'ye bırakmıştım bu yorumu senin yazına da uydu .

cinar dedi ki...

Evet işte onu diyorum ben de, Morları çok seviyorum :) Kim ne derse desin.
Kız en güzel, en hafif giysisini giymiş
oğlan renkli bir dünya boyamış
daha ne? :)