7 Mart 2008 Cuma

Weirdsville ve bahar sarhoşluğum

İşler her zamanki gibi yoğun ama işimiz internetle olduğu için duraklama dönemindeyiz. İş yerinde internet hızı ve kalitesi yüksek olmadığı için zaman zaman böyle duraklamalar yaşıyoruz. Bu boşluğu bulmuşken birkaç satır yazmak istedim.

Geçenlerde Weirdsville isminde bir film seyrettik. Şu izinli olduğum harika dönemde. Film isminden de anlaşılacağı gibi garipti :) Biraz da gereksizdi bence.



3 arkadaş var. İki erkek bir kız: Dexter, Royce ve Matilda. Garip bir ilişkileri var, uyuşturucu kullanıyorlar. Dexter (Scot Speedman) bırakmaya çalışıyor hatta. Bir hafta kadar da başarılı oluyor ama sonra tekrar başlıyor. Birilerine borçları olduğundan para bulmaya çalışıyorlar.



Matilda ve Royce uyuşturu içinde boğulurken bir de bakıyorlar Matilda ölüyor. Aslında komaya girip sonra çıkıyor ama iki kafadar onun öldüğünü sanıp cesedi gömecekleri uygun bir yer ararken satanistlerin toplanıp birini öldürdüğünü görüyorlar. O arada Matilda uyanıyor ve her şey birbirine giriyor, işler karışıyor..

O koşturmaca arasında Matilda (Taryn Manning) Dexter ve Royce'u (Wes Bentley) bir evin önüne getirip zengin ev sahibinin hastanede olduğunu ve kasasının evde olduğunu fısıldıyor. Bunun üzerine evi soymaya çalışıyorlar.

Falan filan işte. Ben çok beğenmedim ama belki yönetmeni, oyuncuları, yazarı vs tanıyıp takip eden vardır. Vakit geçirmek için iyi olabilir sonuçta. Ben tanıtayım dedim.

Filmi Allan Moyle yönetmiş bu arada. S. Speedman da daha önce severek seyrettiğim ve bir garip olduğum "My Life Without Me" adlı filmde oynamış. O filmi anlatabilmem için bir kez daha seyretmem lazım tabi ki. Puhahah :))

Sabahttin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna'sını hala bitiremedim bu arada. Ama Kuyucaklı Yusuf'tan daha çok sevdiğime eminim. Pilatese de gidemedim son zamanlarda. İyice boşladım anlayacağınız. Bahar sarhoşluğu sanırım. Neyse haftasonu kendime gelmeyi umut ediyorum. Yarın uzunbacakla kız kıza günümüz zaten :) Bir de güne girdik iki kafadar. Aslında öyle günlerle falan işim olmaz pek. Ama uzunbacak arayıp da hadi değişiklik olur falan diye söyleyince bir değişiklik yapıp güne gireyim dedim. 7 kişiyiz ve ben sadece uzunbacak'ı tanıyorum. Diğerleri onun arkadaşları.
Dün ilk görüşmemiz vardı. Dışarda toplandık ve hoşça vakit geçirdik. Bir dahaki sefere evlerde toplanıp film seyretme sözleri vererek ayrıldık :) Bakalım bloguma ne gibi bir katkısı olacak bu günlerin..

2 yorum:

cakiltasi dedi ki...

çınarım ben de film izlemek istiyorum doya doya. kıskanıyorum sizi :)
eskiden o festival bu festival dolanan bende tık yok. canım benim bu eğlecemize de göz dikme yahu dersen haklısın. şaka yapıyorum canımmm.
iyi tatiller.
öptüm kocaman

cinar dedi ki...

Çakılım gel birlikte seyredelim :)
İstanbulda yapacak çok şey var. O yüzden film seyretmelerin arasında uzun zamanlar olması çok normal. Burda yapacak başka bir faaliyet olsaydı bu kadar sık seyredemezdik biz de.
Ben de kocaman öpüyorum şekercim :)