27 Mayıs 2009 Çarşamba

Mesela biz, mesela İzmir?

Uzun zaman geçti. Sanki yıllar oldu içimdekileri bu satırlara dökmeyeli. Daha önce yayınladıklarım hep eski yazılarım. Eskiden hazırlayıp da yayınlamaya bir türlü vakit bulamadığım yazılar. Kafam çok karışık bu aralar. Hem bizim hem arkadaşlarımızın hayatları bir tek günde öyle çok değişti ki…

Eşimin iş yerinde olumsuz gelişmeler oldu. Arkadaşlarımızın çoğu da eşimle aynı yerde çalışıyor. Belki televizyonlarda da duymuşsunuzdur, maaşlarda indirim yapıldı. % 5-10 falan da değil, neredeyse yarı yarıya bir düşüş oldu. Arkadaşlarımızdan biri iş buldu bile. Osmaniye’ye gidecek. Biz şaşırdık kaldık. Eşim iş arıyor şimdi. Ben de tayin isteyeceğim. Yani gidiyoruz bu şehirden. Çocukluğumun, ilk gençlik yıllarımın, evliliğimin neredeyse 4 senesini geçirdiğim, annemin babamın, yakın arkadaşlarımın da içinde bulunduğu bu şehri terk etme vakti geldi. Çok da eski olmayan bir zamanda buraları terk edip gitme isteğimden bahsetmiştim. Bu fikir hep vardı aklımızda. Buradan daha modern, daha temiz, daha güzel bir yerde yaşamak, çoluk çocuğumuzu da öylesi bir yerde yetiştirmek gibi bir dileğimiz vardı. Ama bu kadar çabuğunu beklemiyorduk.

Yine de her işte bir hayır vardır diye düşünüyorum, bu şekilde düşünmek istiyorum. Belki de vesile oldu bütün bunlar. Başka türlü gideceğimiz yoktu. Ha, burada keyfimiz mi yok, huzurumuz mu yok? Hepsi de var aslında. Ama burası küçük bir yer. İşe gitmek dışında yapılabilecek çok da bir şey yok sosyal faaliyet adına. Gitmek istediğim bir sürü kurs var mesela. Cam boncuk kursu, takı kursu, yağlı boya resim kursu, karakalem resim kursu vs. burada bir tek yağlı boya kursu var. O da mesai saatleri içinde. Emeklilerin ya da ev hanımlarının gidebileceği saatlerde.

Sonra burası deniz kenarı şirin bir ilçe ama deniz öyle pis ki, senelerdir giremiyoruz. Çocukluğumda hatırlıyorum da morarana kadar çıkmazdım sudan. Ama limanlar yapılalı beri giremiyoruz. Giren var da, pis olduğunu bile bile giremiyoruz biz.

Ne bileyim, İzmir’e taşınsak fena mı olur mesela? Tamam ailemi ve arkadaşlarımı geride bırakacak olmak çok korkutucu, hiç bilmediğimiz bir şehirde, tanımadığımız insanların arasında yeni bir yaşam kurmak fikri çok ürkütücü. Ama hayatımıza getireceği güzellikleri de düşünerek içimi rahatlatmaya çalışıyorum. Bu aralar baya karışık bir haldeyim anlayacağınız…

5 yorum:

denizanasi dedi ki...

hayırlısı olsun...

Tabiat Ana dedi ki...

evet son haberleride öğrenmiş oldum sanırım böylece :(
hay allah ya demek iş arıyor badem bey.Hakkınızda hayırlısı olsun be kuzucuğum ne diyeyim insanda emeğinin karşılığını almak istiyor elbette.
Her şerde bir hayır var der ya büyükler umarım sizinkide öyle olur.Dualarım sizile elbette ama zor karar gerçekten, kökden değişim....
öptüm çok.

Vladimir dedi ki...

İzmir yaşaması kolay bir şehir bir çok şehire gçre, hem büyük şehir hem de küçük kalabilmiş şehir.

Umarım her iey gönlünüzce, istediğiniz gibi olur. Bol şans dilerim.

7.oda dedi ki...

umarım beklediğinizden hayal ettiğinizden de daha güzel olur yaşamınız, hayat sizi hangi kente götürecekse de..

cinar dedi ki...

@ Denizanası,
teşekkürler ve amin.

@ Tabiat Ana,
evet her işte bir hayır vardır diye düşünüyorum ben de. bakalım bekleyip göreceğiz. Hem İzmir'de de bir kapınız olur fena mı? :)

@ Vladimir,
hem büyük şehrin avantajı, hem küçük şehrin avantajı tam da istediğimiz şey. İzmir en doğru karar diye düşünüyorum o yüzden. Hayırlısı..

@ 7. Oda,
çok teşekkürler. Umarım beklentilerimiz boş çıkmaz. Umarım kimseninki boş çıkmaz.

Her şey sizlerin de gönlünüzce olsun değerli arkadaşlar. Çok teşekkür ederim.