16 Ekim 2009 Cuma

Hala buradayım! :)

Çok özeniyorum. Hem de hepinize birden. Her gün, ya da sık sık yazabilen hepinize çok özeniyorum.

Sık sık yazabildiğim zamanlarda aslında vakit ayırmak o kadar da zor değil diye düşünüyordum. Yazmak, okumak ve okunmak inanılmaz keyif veriyordu bana. İpin bir ucundan tutabilirsem eskisi gibi olabileceğime eminim ama ipin ucunu kaçırdım bir kere. O vesileyle üzerime bir de tembellik çöktü. Bilmiyorum işte :(

İş yerinden gmaile girmeyi bile yasakladılar bırakın blog yazmayı. Onun da etkisi vardır muhakkak bu ruh halimde. Ama yaşamaya devam ediyorum merak etmeyin :)

Bu arada bir sürü film seyrettim. Listesini tutamadım. Hatırladıkça yazarım. Ama beğendiklerim arasında Sunshine Cleaning var hatırladığım. Six Feet Under'a başlamıştık. Onu yazmış mıydım daha önce? O da çok keyifli gidiyor. House'un yeni sezonu da çok hoş bir biçimde başladı. Sonracıma kitaplar okudum. Onlardan aklımda kalan da mesela sevgili Tabiat Ana'nın blogunda görüp merak ettiğim Yeşim Türköz'ün Büyü Dükkanı var. İlk hikaye güzeldi. Sonrakiler de güzeldi ama bazıları çok zorlama geldi bana :( Ondan başka Jules Verne'in İki Yıl Okul Tatili'ni okudum büyük bir keyifle. Immm başka başkaaaaaaaaa? Şu an elimde Alev Coşkun'un 6 Ay'ı var. Atatürk'ün Samsun'a çıkmadan sıkıntıyla geçirdiği 6 aydan bahsediyor. Bilinmeyen taraflarıyla. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunlar, entrikalar.. Çok beğenerek okuyorum. Sanırım 60-70 sayfa falan kaldı bitmesine.

Bu zaman zarfında kısa bir Ayvalık tatilimiz oldu bayram için. Gayet güzeldi. Sonrasında Antalya'ya bile kaçıp 1 hafta da orada tatil yaptık. Allahtan şu yağmur-fırtına durumları daha çıkmamıştı da havuzun, denizin keyfine vara vara geçirdik tatilimizi. Bol bol da dinlendik.

Sonra iş koşuşturmacası kaldığı yerden devam etti elbette. Tuna'cım 1,5 aylık oldu. Nöbet izinlerimde mümkün oldukça (hasta falan değilsem) mutlaka gidip mıncıklıyorum kendisini. Gerçi çok mıncıklanacak kıvamda değil henüz. Böyle pış pış yapıp yatırılacak zamanı tontişin :)

Şu anda ağır grip vakası içindeyim ayrıca. Dün serum bile taktırdım ayak üstü. Hastanede çalışmanın avantajı :) Her tarafında hemşireler olunca sağolsunlar bir ricayla sana hemen yardımcı oluveriyorlar.

Böyle işte. Aklıma çok bir şey gelmedi. Grip nedeniyle gözlerimde hafif yaş, burnumun içinde gıcık bir kaşıntı, boğazımda pamuğumsu bir doku, öyle geçinip gidiyoruz.

En kısa zamanda hepinizle de görüşmek üzere.

9 yorum:

Unknown dedi ki...

arayı uzatma geçmiş olsun...

Yaşamın kıyısında dedi ki...

Geçmiş olsun,
Olsun be çınarcım bizler zamanında çok yazdık biraz dinlenmek hakkımız.
Yani bende pek hız veremiyorum da!bıkkınlık değil de yorgunluk olsa gerek.
Sevgiler...

Unknown dedi ki...

hoş geldin :-)

sevgiler...

ABİ dedi ki...

geçmiş olsun efenim..:) müziklerin hala 30 saniye çalıyo...:)))

cakiltasi dedi ki...

hoşgeldin çınarım,
geçmiş olsun. sen gene de arayı uzatma yaz bi şeyler.
öptüm.

Benim Hayatim dedi ki...

Geçmiş olsun Çınarcım. Tatillerinize çook özendim. Bütün sevdiğim diziler başlayınca bende kaptırdım gidiyorum. Yazmayan biri olarak bana düşmez biliyorum ama daha sık yaz :p

*Film isimleri bekleniyor!

Güneşli Günler dedi ki...

Çınaaar, neredesin be tatlım. Buradayım dedin kayboldun. Hayırdır inşaallah.

Karōshi dedi ki...

Ben de merak ediyorum senii... Ben eski Karoshi bu arada... Umarım iyisindir Çınar...

7.oda dedi ki...

nerelerdesinnnnn